Transgenderizm: Temel Kavramlar ve Günümüzdeki Yansımaları

Transgender Ne Demek?

Transgender terimi, bir kişinin doğuştan gelen biyolojik cinsiyeti ile kendini ait hissettiği cinsiyet arasındaki uyumsuzluğu ifade eder. Transgenderizm, LGBT'nin içinde yer alan ve T harfini temsil eden bir ideoloji olarak ortaya çıkar. Bu kavram, çeşitli alt terimleri içinde barındırır. "Transgender" kelimesinin kısaltması olarak bazen “trans” kelimesi kullanılır.

Kelimenin Kökeni

• "Transgender" kelimesi, "trans" ve "gender" kelimelerinin birleşiminden oluşur. 
• "Trans," Latince bir fiilin türetilmiş bir formudur ve taşımak, transfer etmek, çaprazlamak, genişletmek veya dönüştürmek anlamına gelir. 
• Diğer kelime olan "gender," Fransızca "genre" ve Latince "genus" kelimelerinden türetilmiştir ve tür, çeşit veya sınıf anlamına gelir.

Transgenderizm’in Üç Temel Basamağı

Bu kavram, üç temel basamak üzerinden değerlendirilebilir. 

1. Cross-dressing: Kişinin kendi cinsiyetine özgü olmayan bir giyim tarzı ve görünümü benimseme durumudur. Bu ilk basamak, kişinin doğuştan geldiği cinsiyete uymayan, çoğu zaman karşı cinsiyetle özdeşleşmiş kıyafetleri tercih etmesini içerir. Bir erkeğin makyaj yapması veya etek giymesi buna örnek olarak gösterilebilir.
2. Transvestizm: Tıbbi müdahale olmadan kişinin doğuştan gelen cinsiyetinden farklı bir cinsiyeti benimsemesini kapsar. 
3. Transseksüellik: En üst düzey sayılan bu basamakta kişi, hormon tedavileri veya cinsiyet değiştirme ameliyatları gibi tıbbi müdahalelerle karşı cinsiyete bürünmeye çalışır. 

Transgender ve Transseksüel Arasındaki Fark Nedir?

• Transgender: Daha geniş bir kavramdır. Transların yanı sıra non-binary’leri, yani kendisini ne erkek ne kadın olarak tanımlayan, her iki cinsiyeti reddeden kişileri de kapsar.
•  Transseksüel: Biyolojik cinsiyetini tıbbi müdahalelerle değiştirenler için kullanılır.

Almanca kökene sahip ve Almanca “Transsexualismus” terimine benzeyen "transseksüel" terimi özellikle tıp ve psikoloji alanında uluslararası düzeyde kabul görmüş olmasına rağmen, tercih edilen terim "transgender" olmuştur. "Transgender" kelimesi, modern şemsiye terim anlamını 1990'larda kazanmıştır. Türkçe kaynaklarda ilk kez 2003 yılında tespit edilmiştir.

Transgenderizm Sembolleri Nedir?

• Transgender Bayrağı: Transgender bayrağı bazen "trans gurur bayrağı" olarak da anılmaktadır. Pembe renk kız cinsiyetini temsil ederken, mavi renk erkek cinsiyetini simgeler. Beyaz renk ise bu iki geleneksel cinsiyeti reddeden tüm kişilere açık bir şekilde atıfta bulunur. Transgender bayrağı, transseksüel bayrağı ile aynıdır ve benzer bir anlam taşır.
• Transgender İkonu: Bir diğer transgender sembolü, cinsiyet değişimini temsil eden "⚧" simgesidir.

Cinsiyet Disforisi ile Transgender Arasındaki İlişki Nedir?

Cinsiyet disforisi, bir kişinin doğuştan sahip olduğu cinsiyetinden rahatsızlık duyduğu, kendini huzursuz ve mutsuz hissettiği bir durumdur. Bu rahatsızlık, genellikle kişinin biyolojik gerçekliğiyle zihinsel veya duygusal olarak hissettiği uyumsuzluk nedeniyle ortaya çıkar. Biyolojik cinsiyetine uymayan bir cinsiyeti benimseyen ve bunu ifade eden kişiler ise kendilerini transgender olarak tanımlar.

Transgender ideolojisi, disfori yaşayan kişilere “cinsiyet değiştirmenin” kesin çözüm olduğunu iddia eder. Ancak bu yaklaşım, sorunun köküne inmeyi engelleyerek yanlış kararların alınmasına yol açabilir. Bu yüzden, cinsiyet disforisi yaşayan kişilere destek sağlarken, onları hızlı ve geri dönülemez adımlara yönlendirmek yerine, altta yatan nedenleri araştıran bir yol izlemek önemlidir.

Transgenderizm Bir Din midir?

Transgenderizm, biyolojik cinsiyet farklarını kabul etmeyip, kimliği tamamen kişinin hislerine ve algısına göre tanımlayan bir düşünce tarzıdır. Bu yaklaşım, doğruluğu kanıtlanabilir gerçeklerden çok, bireylerin inançlarına veya hissettiklerine dayandığı için inanç temelli bir yapıya benzerlik göstermektedir.

Princeton Üniversitesi'nden Robert George ve The Times of London'a yazan Rev. N.T. Wright gibi isimler, bu ideolojiyi eski Gnostisizm'e benzetmiştir. Gnostisizm, fiziksel gerçekliği reddeden ve “özel bir bilgiye erişme” iddiasını temel alan bir felsefedir. Benzer şekilde transgender ideolojisi de kişinin fiziksel cinsiyetini reddederek, yalnızca bireysel duygulara ve içsel bir “kimlik” algısına dayalı bir gerçeklik iddiası sunar.

Bu bağlamda, transgenderizmin yarı-dinsel bir inanç olduğu ve modern bir “Gnostik din” olarak görülebileceği savunulabilir. İdeolojinin, devlet politikalarıyla yaygınlaştırılması ve eleştiriler karşısında hoşgörüsüz bir tavır sergilemesi de bu görüşü destekler niteliktedir. 

Örneğin, ABD'de ve Kanada'da LGBT yanlısı politikalar ve eğitim sistemleri üzerinden transgenderizmin dayatıldığı görülmektedir. Bu durum, ifade özgürlüğü ve vicdan haklarını kısıtlayan bir inanç sistemine dönüşebileceği endişesini artırmaktadır​.

Yani, transgenderizm, bir din olmasa da, inanç sistemleriyle benzer yanları bulunan bir ideolojik yapı olarak değerlendirilebilir. Toplum üzerinde yarattığı baskı ve hoşgörüsüzlük, eleştirel düşüncenin önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Bu tür ideolojik dayatmalara karşı çocukların ve ailelerin korunması, sağlıklı bir toplumsal düzen açısından büyük önem taşımaktadır.

Transgender İdeolojisinin Yansımaları Nelerdir?

1. Dil Kullanımında Değişiklik

 LGBT ideolojisi, bakış açısını desteklemek için cinsiyetle ilgili dilin kullanımını da değiştirmiştir. Bunun bir sonucu olarak, doğuştan gelen cinsiyeti ifade etmek için "sex" (cinsiyet) terimi, seçilen veya hissedilen cinsiyeti belirtmek için ise "gender" (LGBT ideolojisinin deyimiyle “toplumsal cinsiyet”) terimi kullanılmaktadır.

2. Kadın ve Erkek Tanımlarında Değişiklik Talebi

Amerika’daki New York Kürtaj Erişim Fonu'nun (New York Abortion Access Fund) yönetim kurulu, 2014 yılında, “trans erkekleri dışlamamak” amacıyla hamile kadınlardan bahsederken "kadın" kelimesini kullanmamak üzere oybirliğiyle karar almıştır. Grubun Değerler Bildirgesi'nde, "Kendilerini erkek olarak tanımlayan kişilerin de hamile kalabileceğini ve kürtaj yaptırmak isteyebileceğini kabul ediyoruz" ifadesi yer almaktadır.

3. Dayatma Haline Gelmesi

Günümüzde, eğitimden eğlenceye, medyadan pazara kadar her alanda transgenderizm anlatısı dayatılmakta ve alkışlanmaktadır. Dizi ve filmlere dahil edilen eşcinsel karakterler, bilgisayar oyunlarında ön plana çıkarılan LGBT temaları, çocuk kitaplarında işlenen iki babalı/anneli aile örnekleri ve 2014 yılında Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan, kadın kıyafetleri, makyajı ve sakalıyla dikkat çeken “drag queen” bu dayatmanın örnekleri arasında gösterilebilir.

4. Çocuk İstismarına Yol Açması

Transgender ideolojisinin çocukların istismarı ve cinsellikle ilişkisini örtbas etmeye çalışan bir girişim olduğuna dair ciddi tartışmalar mevcuttur. 

Bu tartışmaların ortasında yer alan çocuk drag sanatçısı Desmond Napoles, ailesinin teşvikiyle modellik yaparak LGBT ikonu haline gelmiştir. Ancak, Desmond gibi henüz reşit olmamış çocukların sahneye çıkarak sergilediği gösteriler ve giyim tarzı, çocukların cinsellikle ilişkilendirilme riski ve bu süreçte ergenlik engelleyicilere yönlendirilerek kısırlaştırılma endişelerini beraberinde getirmektedir.

Anne Wendylou Napoles, oğlunun bu tercihlerini tamamen kendi kararı olarak savunsa da, eleştirmenler bu durumu çocuk istismarı olarak değerlendirmektedir. Bu örnek, toplumun geniş kesimlerinde transgenderizm tartışmalarını derinleştirme ihtiyacını ortaya koymaktadır.

5. Hızlı Başlangıçlı Cinsiyet Disforisi Vakalarında Artış

Endişeli ebeveynlerin, transgender olduğuna inanan çocukları hakkında paylaştığı hikayelerde birbirine benzer örüntülere sahip çocuk istismarı örnekleri görülmektedir. Çoğu hikayede, ergenliğin başlarında bir kız çocuğu ve Hızlı Başlangıçlı Cinsiyet Disforisi (ROGD) söz konusudur. Başlangıçta cinsiyetinden memnun olan çocuk, ergenlik döneminde ani bir değişim geçirerek transseksüel bir kimliği benimser. 

Ebeveyn, bu değişimi çevrim içi etkileşimlere bağlar ve özellikle Discord, Twitter, Pinterest, Instagram ve TikTok gibi online platformlardaki etkileşimlerin rolünden bahseder. Sosyal çevresinden uzaklaşıp sanal dünyaya kapılan çocuk, aniden cinsiyetine özgü kıyafetleri bir kenara bırakır, karşı cinse özgü veya üniseks bir isim kullanmaya başlar ve fiziksel görünümünü karşı cinsiyete benzeyecek bir yönde değiştirir. 

Bu ani değişimin kaynağı araştırıldığında, çocuğun kendinden yaşça büyük transseksüellerin müstehcen içeriklerine maruz kaldığı keşfedilir. Bu içerikler cinsel eylemleri, istismarı, madde kullanımını ve riskli davranışları konu edinen tartışmalar içerir. Ebeveyn, çocuğun transgender kimliğinin gerçekliğini sorgular ve dış etkilerin ve manipülasyonların cinsiyet kimliğinin şekillenmesinde önemli bir rol oynadığını fark eder. 

Bu hikayeler, çocuk istismarını ifade etmek için kullanılan "grooming" teriminin vuku bulmuş halidir.

Grooming Ne Demek? 

"Grooming" sadece bir kontrol aracı değil, aynı zamanda bir çocuğun ruhsal dünyasına tehlikeli bir yolculuğun kapısını aralayan sinsi bir manipülasyon metodudur. Tumblr, Reddit, YouTube gibi dijital dünyanın derinliklerinde kaybolan masumiyetin ardında, istismarcıların oyun alanları oluşur. "Grooming," bu tehlikeli sürecin ilk adımıdır; çocukları kandırma, güvenlerini kazanma ve en nihayetinde onları kontrol altına alma çabalarını simgeler. Bu süreç, genellikle çocuğun duygusal zayıflıklarını hedef alarak başlar ve maalesef internetin derinliklerinde gizlenen bu tehlikeler, çocukların zihinsel sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir.

Ne Yapılabilir?

• Çocuklarımızın korunması ve sağlıklı bir gelişim süreci geçirmeleri için, ebeveynlerin ve eğitimcilerin dijital dünyayı daha yakından anlamaları ve çocuklara rehberlik etmeleri gerekmektedir.
• Dijital okuryazarlık, çocukları internetin tehlikelerinden korumanın önemli bir parçasıdır.
• Çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve onlarla sağlıklı iletişim kurmak da bu süreçte kritik bir rol oynamaktadır. Unutmayalım ki, çocuklarımızın geleceği, onlara sağlıklı bir çevre ve rehberlik sunan yetişkinlerin elindedir. 

Sıkça Sorulan Sorular

Uluslararası Transgender Görünürlük Günü Hangi Gün?

Genellikle Trans Görünürlük Günü olarak anılan bu etkinlik her yıl 31 Mart tarihinde gerçekleşir. 31 Mart 2021 tarihinde Joe Biden, Transgender Görünürlük Günü'nü resmi olarak ilan etmiştir. Bildirisinde, "Tüm Amerikalıları, transgender bireyler için tam eşitlik mücadelesine katılmaya çağırıyorum" ifadesini kullanarak, bu etkinliği tanıyan ilk Amerikan başkanı olmuştur.

Transgenderizm Ne Kadar Yaygın?

Transgender’ların yahut transların ne kadar yaygın olduğu konusunda net bir sayı vermek zordur, çünkü transgender teriminin tanımı belirsizdir ve bu konuda genel nüfus çalışmaları yoktur.

Transgender Çatısı Altında İnterseks Yer Alır mı?

Hayır, interseks kişiler transgender çatısı altında değerlendirilmez. İnterseks terimi genetik, anatomik veya hormonal açıdan tipik "erkek" veya "kadın" biyolojik cinsiyet kategorilerinin sınırlarının dışında olan kişileri ifade eder. “Hünsalık” olarak da bilinen bu durum genellikle doğuştan gelir ve anatomik, genetik veya hormonal anormalliklere işaret eder. Yani, interseks durumu oldukça nadir tıbbi bir durumu ifade eder.

Trans Erkek Ne Demek?

Kadın olduğu halde erkek olduğunu iddia eden ve vücudunu değiştiren veya değiştirmek isteyen kişi “transseksüel erkek” veya “trans erkek” (kadından erkeğe veya FtM olarak da bilinir) olarak adlandırılır.

Trans Kadın Ne Demek?

Erkek olduğu halde kadın olduğunu iddia eden ve vücudunu değiştiren ya da değiştirmek isteyen kişi “transseksüel kadın” veya “trans kadın” (erkekten kadına veya MtF olarak da bilinir) olarak adlandırılır. 

Disney Transgenderizm İdeolojisini Destekliyor mu?

Sinema ve televizyon dünyasının devi Disney, bu harekete net bir destek sunan birçok şirketten bir tanesidir. Disney ailesinin bir üyesi olan Charlee Corra, 2022 yılında verdiği bir röportajda, kendisinin transgender olduğunu açıklarken aynı zamanda LGBT karşıtı yasalara karşı net bir tavır sergilemiştir. Corra, Disney’in Amerika'nın en büyük LGBT savunma grubu olan Human Rights Campaign'e yapılan bağışları 250.000 dolara kadar eşleme kararı aldığını duyurmuştur. Bu adım, Corra’nın üvey babası Roy P. Disney tarafından, Corra'nın ifade ettiği miktarı 500.000 dolara çıkartılarak desteklenmiştir. Roy P. Disney, Los Angeles Times'a verdiği demeçte, "Eşitlik bizim için derin bir anlam taşıyor," diyerek özellikle kendi çocukları Charlee'nin transgender ve LGBT topluluğunun bir üyesi olmasının bu destekteki temel etken olduğunu vurgulamıştır. 

Tüm bu gelişmeler ışığında, ailelere ve eğitimcilere, bu şirketlere ait çizgi film ve animasyonları çocuklara izletirken daha dikkatli olmalarını tavsiye ederiz.